resmin alt tagı

DLR ve CRM Pilotlar İçin Neden ve Ne Kadar Önemlidir?

Havayolları bünyesinde temel olarak pilot ve pilot adayları seçimlerinde birden fazla kriter bulunmaktadır. Bu kriterlerin başında ingilizce, matematik, fizik, algı ve yetenek gibi kriterler gelir. DLR sınavı ve CRM değerlendirmesi de bu kriterleri ölçen ve pilot adayı seçimlerinde etkin rol oynayan aşamalardır. DLR Testi Nedir?

DLR-1 testi Alman Uzay ve Havacılık merkezinin (DLR) geliştirdiği, pilot alımlarında uygulanan bilgisayar destekli psikoteknik bir testtir. Turkish Airlines, Lufthansa, Eurowings, Sunexpress gibi birçok hava yolu şirketinde kullanılmaktadır.(Amerika’da kullanılmamaktadır.)

Bu test birçok modülden oluşmaktadır. Yaklaşık 6 saat süren bu test adayların dil becerilerini, psikolojilerini, temel matematik ve fizik bilgilerini, görsel algı ve hafıza yeteneklerini ölçen bir testtir. DLR sınavının geçerlilik süresi adayın teste katıldığı tarihten itibaren 2 yıldır. Test sonuçları 2 haftalık zaman dilimi içinde adaylara olumlu/olumsuz olarak bildirilir. Adaylar DLR-1 sınavında herhangi bir testten başarısız olduklarında birkaç aylık süre cezası alırlar. Bu süresinin bitiminde aday tekrar DLR sınavlarına başvurarak sınava tabii tutulur. CRM Nedir?

Adaylar dil sınavı ve DLR-1 süreçlerini başarı ile tamamladıktan sonra Havacılık Psikolojisi Araştırmaları Enstitüsü’nden uzman değerlendiricilerin gerçekleştirdiği ve kişilik özelliklerine yönelik değerlendirmelerin yapıldığı CRM değerlendirmesine girerler. Adayların kendilerini tanıtma, hassasiyetlerini bilme, problem çözme yetenekleri, karar alma yetenekleri, hatalarını kabullenme ve bunlarla başa çıkabilme yetenekleri gibi psikolojik konularda tepkileri ölçülür.

Bu Testler Neden Önemli?

DLR ve CRM testleri bir pilotun hızlı karar verme, düşünebilme, bilgi ve becerisi gibi temel gereksinimlerini ölçtüğü için çok önemlidir. Doğal olarak iş hayatında, uçuşta karşılaşılabilecek olayları ve olaylara verilen reaksiyonları ölçtüğü için adayın değerlendirilmesinde etkin rol oynar. Pilot hatasından kaynaklı birçok kazada pilotların bu özelliklerde sorun yaşaması yüzünden can ve mal kayıpları yaşanmaktadır. Bu kazaların önüne geçmek için testler önemli bir rol oynarlar.

Bir Pilot Lisansı Neden İptal Edilir?

Uçak yolculuklarının mimarları sayılan pilotların sahip olmaları gereken bazı lisanslar vardır. Bu lisanslar nelerdir? Bu lisansların çeşitleri ve özellikleri nelerdir? Peki, pilotların lisansları iptal edilir mi?

Pilot Lisansı Nedir?

Herhangi bir hava aracında hususi ya da profesyonel anlamda pilotluk yapmayı isteyen kişilerin sahip olmaları gereken resmi bir belgedir. Türkiye’nin de içinde bulunduğu Müşterek Havacılık Otoritesi (Joint Aviation Authorities-JAA) ve Avrupa Havacılık Emniyeti Ajansı (European Aviation Safety Agency-EASA) üyelerinin bulunduğu ülkelerde lisans (licence), Amerika’da ise sertifika (certificate) olarak isimlendirilmektedir.

Lisans Çeşitleri Nelerdir?

3 ayrı türde bulunmakta olan lisanslar ve özellikleri şu şekildedir;

  • Hususi Pilot Lisansı (Private Pilot Licence-PPL)
  • Ticari Pilot Lisansı (Commercial Pilot Licence-CPL)
  • Havayolu Nakliye Pilotu Lisansı (Airline Transport Pilot Licence-ATPL)

Hususi Pilot Lisansı: Pilotaj ve havacılığın ilk adımıdır. Lisansı alabilmek için uluslararası kuruluşlarca belirlenmiş olan, yer ve uçuş derslerini aldıktan sonra her ülkenin havacılık genel müdürlüklerinde yapılmakta olan yazılı ve uçuş sınavlarında başarılı olmak gerekmektedir.

Ticari Pilot Lisansı: Bu lisansı alabilmek için öncelikle hususi pilot lisansının bulunması gerekmektedir. Ticari pilot lisansı içerisinde çok motor sertifikası (ME- Multi Engine) eğitimi barındırır. Fazla motorlu uçaklarla ilgili yetkinlik kazandırılır.

Havayolu Nakliye Pilotu Lisansı: Belirli bir ücret karşılığında yapılmakta olan uçuş operasyonlarında, hava aracından sorumlu olacak pilotların sahip olmaları gereken lisanstır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Pilot Lisansı Neden İptal Edilir?

  • Lisans ya da yetki sahibi olan bir kişi, lisansının ya da yetkisinin kendisine tanıdığı ayrıcalıklardan başkasını kullanamaz.
  • Bir başvuru ya da lisans sahibinin, ülkedeki ilgili yönetmeliklerdeki ya da ilgili olan diğer düzenlemelerdeki koşulları daha öncesinden ya da hâlihazırda karşılamadığı tespit edildiği zaman, Genel Müdürlükler ilgili işlemlere uygun olarak herhangi bir lisans, yetki, yetkilendirme, onay ya da sertifikanın ayrıcalıklarını sınırlandırır, askıya alır ya da iptal eder.
  • ICAO’ya üye bir ülke tarafından düzenlenen pilot lisansına sahip olan kişinin, Avrupa Komisyonunun EU 1178/2011 sayılı regülasyonu, bu yönetmeliğin ya da ilgili diğer mevzuat ve hükümlerini daha önceden ya da hâlihazırda yerine getirmediği tespit edilirse; Genel Müdürlük durumu lisansı tanzim eden devlete ya da EASA’ya bildirir. İlgili ülkedeki Genel Müdürlük, bu şekilde bildirdiği başvuru ya da lisans sahibi kişiyi emniyet nedeni ile ülkedeki sivil hava aracı tescilinde kayıtlı hava araçlarında ya da hava sahasındaki herhangi bir hava aracında pilotluk yapmaktan men eder.

Pilotlar Uçuş Esnasında Uyurlar Mı?

Pilotluk mesleği de diğer meslekler gibi yorucu olabilmektedir. Yorucu olmasının başlıca sebebi ise pilotların çalışma saatleri her zaman aynı olmayabilmektedir. Bazen gece, bazen de gündüz saatlerinde uçuşları olmakta yani değişkenlik göstermektedir. Pilotlar kokpitte yorgun düştüklerinde hemen uyurlar mı? Uyumaları için uymak zorunda oldukları kurallar var mıdır?

Pilotlar Kokpitte Uyuyorlar Mı?

Dar gövde, orta menzilli yolcu uçaklarında havacılık kuralları gereğince pilotların görevlerini alma ve bitiş saatleri ile birlikte en fazla 14 saat çalışmaktadırlar. Dar gövdeli uçaklarda kokpit ekibi 2 pilottan oluşmakta ve pilotların dinlenebilmesi için özel bir alan bulunmamaktadır. Pilotlar uçuş esnasında bazı zamanlar yemek yemek ya da dinlenme amaçlı dönüşümlü olarak istirahat etmektedirler. Geniş gövde, uzun menzilli yolcu uçaklarında ise uçuş saatine bağlı olarak kokpitte bulunan pilot sayısı da artış göstermektedir. Uluslararası standartlara göre, 8 saatin üzerindeki uçuşlarda kokpitte 3 pilot bulundurulması gerekmektedir. Eğer uçuş 12 saatin üzerinde ise kokpitte 4 pilot bulundurulması gerekmektedir. Sebebi ise, pilotlar uçuşlarda yorulmaktadırlar, bu yüzden kokpitteki diğer pilotlarla kalkış ve iniş anı gibi uçuşun kritik olan zamanları haricinde dönüşümlü olarak dinlenmektedirler. Görevli olmayan pilotlar uçağın ‘Crew Rest’ adı verilen bölümünde dinlenmektedirler.

Kurallar Nelerdir?

Pilotlardan biri kokpit dışına çıktığı zaman, kokpite kabin memuru çağırılmaktadır. Bunun amacı, görevdeki diğer pilotun uyumasını engellemektir. Kalkıştan sonraki bir saatlik ve inişten önceki bir saatlik zaman dilimleri dışında pilotlar, kokpitteki iş bölümünü ayarlayarak dinlenebilmektedirler. İlk dinlenme süresi 45 dakikadır. Daha sonra en az 20 dakika iki pilot birlikte görev yapmaktadır. Sonrasında sıra diğer pilota geçmektedir. İlk 45’er dakikalardan sonra dinlenme süresi 20 dakikaya indirilmektedir. Bazı uçaklarda alarm sistemi bulunmaktadır. Ayarlanan zaman dilimi sona erdiğinde alarm çalmaktadır. Ancak bu sistem, havayollarına opsiyonel olarak sunulmaktadır. Birçok havayolu şirketi ise bu sistemi kokpitlerinde istemektedir.

 

 

Pilotlar Neden Sakalsızdır?

Bekleme salonlarında veya uçağa bindiğimiz zamanlarda pilotlar karşımıza çıkabilir. Sürekli şık giyinen pilotların yüzlerinde sakal olmadığını fark ettiniz mi? Aslında bunun bir nedeni var. Kabin içerisinde ani basınç kaybı ve yangın çıkması durumunda yayılacak duman, pilotların doğru kararlar verememesine hatta bilinç kaybına yol açabilir. Bu gibi olağanüstü durumlarda pilotların işleyişi doğru bir şekilde yürütebilmesi için kabin içerisinde oksijen maskeleri bulunur. İşte bu noktada pilotların maskeyi yüzlerine tam oturması ve herhangi bir oksijen kaybı yaşamaması için sakallarının kesilmiş olması istenir. Hiçbir FAA ( Federal Sivil Havacılık ) düzenlemesinde pilotların sakal kesmelerine değinmez, ancak havayolu şirketleri belli başlı personel kurallarına sahiptir. Bazı havayolu şirketleri saç sakal bakımında çok katı olabiliyorken bazıları düzgün bir şekilde kesilmiş belirli uzunluğa kadar sakalın olmasında sakınca görmüyor. Örneğin ülkemizde THY’de personellerin sakal bırakmalarına izin verilmiyor. Ancak Pegasus Airlines’ta böyle bir kısıtlamanın olmadığını söyleyebiliriz.

Simon Fraser Üniversitesi’nin Yaptığı Araştırma Sakalların Sorun Yaratmayacağını Söylüyor.

SFU’nun hipobarik odasında yapılan bu araştırma ile Air Canada pilotlarına sakal bırakabilme izni getirmişti. Bu araştırma öncesine kadar birçok havayolu şirketi ve Air Canada pilotlarının temiz tıraşlı bir yüze sahip olmalarını istiyordu. Acil durumlarda maskelerde sızdırmaların yaşanmaması için temiz tıraşlı bir yüzün olması gerektiğini düşünmüşlerdir. Ancak 2016 yılında şirket, SFU’nun Çevresel Tıp ve Fizyoloji Birimi direktörü Sherri Ferguson’u ve ekibini farklı sakal uzunluklarındaki yüz maskelerinin etkinliğini araştırmak için tuttu. Ferguson’un yaptığı açıklamada şu şekilde diyor. ‘’ İki hedefimiz vardı, ilk olarak kabin içerisindeki basınç kaybında sakallı bir pilotun hipoksiden korunabileceğini belirlememiz gerekiyordu. İkincisi de, kabinde ateşten duman çıkması durumunda maskenin zehirli dumana karşı yeterli korumayı test etmekti.’’ Araştırmacılar, katılımcıları üç gruba ayırdı: az miktarda sakallı olanlar, orta miktarda sakallı ve uzun sakallı olanlar. Katılımcılar öncelikle bir hipobarik odaya konuldu ve her bir yükseklikte katılımcıların oksijen doygunluk seviyelerini ölçtüler. Çünkü doygunluk seviyelerinde bir düşüş yaşanması, maskelerin sızıntılı olduğunu gösterecekti. İkinci test için araştırmacılar, yangın dumanına benzer koşullar yaratmak için sulu gözlere ve akciğerlerde yanma hissine neden olan stanik klorür kullandılar. Her iki araştırma sonucunda da sakal bırakmanın pilotlar için hiçbir problem yaratmadığına ve maskelerin sakallara bakmaksızın korumayı sürdüğünü belirtirler.

 

 

Pilotların İlk Uçuşlarından Sonra Maruz Kaldığı İlginç Su Olayı Nedir?

Aslında gurur verici ve yüzünüzde kocaman bir gülümsemeyle karşıladığınız bir gelenektir. Eminim ki her pilot adayının kucak açarak karşıladığı bir durumdur. Şöyle ki pilotluk için eğitim alan öğrenciler uzun, yorucu ve zorlu eğitimlerinden sonra eğitmenlerinin hazır olduklarına karar vermesiyle tek başlarına uçuş yaparlar yani ilk solo uçuşlarını tamamlarlar. Bu durumu öğrenen pilotlar bir sonraki uçuş saatlerinde eğitim aldıkları uçaklarıyla tek başlarına kalırlar. Heyecan dolu ve adrenalin salgılanan birkaç dakikadan sonra kalkış yaparlar ve kısa bir uçuştan sonra tekrardan yere tekerlek koyarlar.

Kalkış anında kule ve havadaki tüm pilotlar bir incelik gösterirler ve yeni pilota şans dilerler. İlk uçuşu yapmanın gururu ve bundan sonra olabilecek güzel şeylerin hayaliyle uçaklarından indiklerinde taze pilotumuzu küçük bir kalabalık, genelde bir itfaiye aracı ya da çevrenin izin verdiği tüm su kaynakları ve eğitmeni bekler. İtfaiye aracı pilotun heyecandan kızarmış yüzü ve stresli vücudu sakinleşsin diye ıslatır daha sonra da eğitmeni ıslak pilota şınav çektirtir. Bu küçük ama unutulmayacak bir anı olarak hafızanıza kazınır ve ömrünüzün sonuna kadar birçok kere bu anınızı anlatırken bulacaksınız kendinizi. Tebrikler bu aşamalardan geçtiğiniz için artık tek başınıza eğitim uçağını kullanmaya hazırsınız demektir.

 

 

Pilotların Uçuştan Önce Alkol Kullanmaları Neden Yasaktır?

Televizyonlarda akşam haberlerini izlediğimizde nerdeyse her gün alkol kullanımından dolayı ciddi trafik kazalarının yaşandığını görürüz. Havacılıkta da örnekleri bulunan bu durum, pilotlar arasında da çok büyük bir önem teşkil ediyor.

Pilotların Alkolü Uçmaları Neden Yasak?

Pilotluk, günümüzde şartları ve kariyer olanakları bakımından her ne kadar iyi olsa da ciddi sorumluluk isteyen bir iş olduğunu unutmamamız gerekir. Bazı uçuşların 300-400 kişilik uçaklarla yapıldığını düşünürsek bu insanların güvenli bir şekilde gidecekleri yerlerle ulaşması için pilotların her zaman kendilerini zinde tutmaları gerektiğini bilmeleri lazım. Bu noktada alkol tüketimi kişide konsantrasyon eksikliği, uykusuzluk, yorgunluk hissi, konuşma bozukluğu, işitme azalması ve daha birçok zararlarından dolayı pilotlara yasaklanmıştır. Kısaca alkol ve havacılık kelimelerini yan yana koymamız gerekir. Çoğu havayolu şirketi pilotları için 8 veya 12 saat önce alkol almayı bırakmalarını istiyor. Havacılıkta bu durum ‘’bottle to throttle’’ olarak ifade ediliyor.

Pilotlar İçin Denetimler Yapılıyor

Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ( SHGM ), tarafından 2018 yılında yayımlanan Alkol ve Psikoaktif Madde Kontrollerine İlişkin talimatı ile uçuş personellerinin uçuş öncesi, uçuş boyunca ve uçuş sonrası en geç 1 saat içinde kontrollerinin yapılmasına karar verildi. Pilotların yapılacak test sonrası alkol oranlarının 0,2 promilin üstünde olması durumunda uçuş personelin görevine devam etmemesi kararlaştırılmıştı. Pilotların uygulanacak olan testlerin pozitif çıkması durumunda, ilgili pilotun görevinin son verilmesine ve idari para cezası uygulanmasına karar verilir. Dünyada ise bu durum hapis cezalarına kadar gidebiliyor. Amerikan şirket United Airlines’ın 2 pilotu, Glascow-New Jersey seferinden önce aldıkları aşırı alkol gerekçesiyle tutuklanmıştı. Pilotların havalimanına geldiklerinde baygın hareketlerde bulundukları polis tarafından fark edilince 07.35’te yapılacak olan sefer iptal edilmişti. Son olarak iki pilot hakkında 2 yıla kadar hapis cezası öngörülmüştü.

Yaşanan Pilot Vakaları

Delta Havayolları Şirketi’nin, DL47 sayılı Amsterdam-New York seferini gerçekleştirmesi beklenirken yapılan kontrollerde uçağın pilotunun alkollü olduğu tespit edildi ve şirket uçuşu iptal etmek zorunda kaldı. 51 yaşında olduğu belirtilen pilot hakkında yasal işlem başlatıldı ve 3400 Euro para cezası kesildi. Hindistanlı SpiceJet Havayollarında Mangalore – Dubai seferini yapmak için görevlendirilen Türk pilotun, uçuş öncesi rutin olarak yapılan alkol testlerindeki oranının yüksek çıkması sonucu görevinden alındı.

 

 

 

Bir Uçağı Kaç Kişi Uçurur?

Söz konusu havacılık olduğunda emniyet ve güvenlik kavramları azami önem arz eden konulardır. Çünkü ‘Havacılıkta kurallar kanla yazılır.’ sözü gibi acı bir gerçek vardır. Tarih boyunca yapılan birçok kaza ve birçok insanın ölümüyle yazılan bu kurallar her ince ayrıntının havacılıkta ne kadar önemli oluğunu gösteriyor. Bu sebepledir ki uçak tasarım mühendisleri tasarımını yaptıkları uçaklarda en az %50 emniyet faktörünü öngörmektedir.

Peki Emniyetli Bir Uçuş İçin Kaç Pilot Gerekir?

Uçağın uçuşu amaçlandığında bir pilot da yeterli olacaktır. Ama böyle bir durumda uçuşun emniyeti konusunda sıkıntılar çıkabilir. Bu yüzden bir uçuşun emniyetli geçmesi için ise kokpitte iki pilota ihtiyaç vardır. Bu pilotlardan birisi kaptan pilot diğeri ise yardımcı pilottur (First Officer). Bu iki pilot arasında yapılan bir görev dağılımıyla iş yükü azaltılır. PM (Pilot Monitoring) ve PF (Pilot Flying) olarak görev dağılımı yapan pilotlar her daim birbirleriyle koordineli çalışmak ve iletişimde olmak durumundadır. Bu iş dağılımı ise kaptan pilot tarafından yapılmaktadır. PF uçağı uçurur gerekli kararları ve kuleyle irtibata geçer ve gerekli durumlarda ise PM’e gerekli talimatlar verir. PM ise sistemleri kontrol etmek ve yönetmekle görevlidir. PM’in görev tanımının içinde ise hızları kontrol etmek, flapları kaldırmak, iniş takımlarını kumanda etmek yer alır. Ayrıca PF’den gelen talimatları da yerine getirmekle sorumludur. Böylece yapılan görev dağılımıyla pilotların hem iş yükü azalır hem de herhangi bir acil durumda kokpitte bulunan iki pilottan birisi durumu kontrol altına almaya çalışır.

İkiden Fazla Pilot Olamaz Mı?

Henüz uçak sistemlerinin günümüzdeki kadar gelişmiş olmadığı yıllarda kokpitte bir de uçuş mühendisi bulunurdu. Pilotlarla aynı eğitimi almış bu mühendis uçağı uçurmaz havada uçağın teknik yapısını kontrol etmekle sorumluydu. Alet panosunda bulunan göstergeler sayesinde sistemlerin kontrolünü sağlar ve gerekli hesapları yapardı. Fakat özellikle 1980li yıllardan sonra kokpitte bilgisayar bazlı sistemlerin yapımıyla bu mühendislerin yerini bu sistemler almıştır.

resmin alt tagı

Herkes İçin Havacılık Derneği, 2015 yılında öğrenciler tarafından kurulan ve yönetilen bir dernek olarak İLK ve TEK olma özelliğiyle havacılık tarihine imzasını bırakmıştır.

Bugün itibariyle ise 3150+ üyesi ve 7 temsilciliği ile Havacılığın En Büyük Sivil Toplum Kuruluşu haline gelmiştir.

Mail Formu

     

    İletişim

    Yenişehir Mahallesi Osmanlı Bulvarı No:2 Ayport Sitesi A Blok Ofis No:2
    Pendik/ İstanbul

    info@herkesicinhavacilik.com