resmin alt tagı

Uçaklar Neden Eğri Bir Rotadan Uçarlar?

Daha önce hiç uçak rotalarının eğri olduğuna dikkat ettiniz mi? Uçakla seyahat ederken önünüzdeki ekrandan rotanın düz bir çizgi üzerinde değil, belirli bir açıda eğri çizerek uçtuğunu görmüşsünüzdür. Peki, bunun nedeni ne olabilir? Uçaklar neden eğri çizerek uçarlar?

Uçaklar Neden Eğri Rotadan Uçarlar?

Farklı kıtalarda bulunan birbirine uzak iki şehir arasında yolculuklarda uçağın doğrusal bir çizgi üzerinde değil, belirli bir açıda eğri çizerek uçtuğunu daha rahat görebiliriz. Bu olayın son derece basit bir açıklaması var: Dünyanın küresel şekli. Kutuplara yaklaştıkça daha basık hale gelen dünya yapısı sayesinde uçaklar düz bir çizgi üzerinde değil, kutuplara yaklaşarak uçarlar.

Uçak rotaları belirlenirken ekonomik olması için en kısa yol seçilir. Bu da daha Kuzeyden veya daha Güneyden gitmek demektir yani kutuplara ne kadar yakın rota seçilirse mesafe o kadar kısalır. Eğer düz bir rota ile gidilseydi mesafe daha uzayacaktı. Bu da zaman kaybına ve maliyetin artmasına neden olacaktı.

Mesela, Ankara-Los Angeles uçuşu kıtalar arası olan ve eğriliğin rahatlıkla görülebileceği bir uçuştur. Los Angeles ile Ankara arasındaki çizgisel mesafe (“Rhumb Doğrusu”) 13.423 kilometredir. Buna karşılık, bu iki şehir arasındaki “gerçek” en kısa mesafeyi bulmak isterseniz, Dünya’nın eğik yüzeyini hesaba katarak “Büyük Daire Metodu”nu kullanmanız gerekir. Bu metodu kullanarak hesapladığımızda mesafe, ilkinden çok daha kısa olan, 11.269 kilometrelik bir mesafedir. Bu hesaplama sonucunda uçakların neden eğri rotalarla gittiğini açık bir şekilde görmüş oluruz.

Kanguru Hattı Nedir?

İnsanlar iş, ziyaret, tatil, gezi gibi amaçlarla yapmış oldukları yurtdışı seyahatlerinde, diğer ulaşım türlerine kıyasla havayolu ulaşımını en hızlı ve en konforlu ulaşım olduğu için daha çok tercih etmektedirler.

Havayolu taşımacılığı ne kadar kısa olsa da bazı yolculukların doğasında uzunluk vardır. Bunlardan biride Avustralya’ya uçmaktır. Kanguru denince akla ilk gelen ülke Avustralya’dır.

Bu sevimli hayvanın havacılık sektöründeki karşılığı kuruluşunun ilk dönemlerinden itibaren, kurumsal sembol olarak kanguru motifini tercih eden Qantas’tır. Qantas Havayolu ile ilgili her konuda kanguru motifine rastlamak mümkündür.

Kanguru Hattı Tabirinin Anlamı Nedir?

Kanguru Hattı 2 Nisan 1979’dan itibaren Qantas’ın resmi markalarından biri olarak tescillenmiştir. Bu hat Qantas Havayolları tarafından işletilen Avustralya ile İngiltere arasındaki uçuş hattıdır.

Sivil havacılığın ilk yıllarında İngiltere ile Avustralya uçuşları Qantas ve Imperial Airways ortaklığında yürütülmekteydi. Üç günden fazla süren bu seyahat, birçok ara noktada aktarma yapılarak gerçekleştirilmekteydi.

1 Aralık 1947 tarihinde bu iki ülke arasında hat tümüyle Qantas Havayolları tarafından gerçekleştirilmiştir. Qantas’ın gerçekleştirdiği bu uçuş 29 yolcu 11 mürettebat ile 55 saati uçuş olmak üzere 93 saatte tamamlanmıştır.

Kanguru Hattının Geçmişten Günümüze Uçuş Süresi Nasıl Değişmiştir?

Boeing 707 ve Boeing 747 uçaklarının Kanguru Hattı’nda kullanılması ile toplam seyahat süresi bir-bir buçuk güne düşmüştür. Bu uçaklar ile yapılan Kanguru Hattı seferleri Singapur ve Bahreyn üzerinden yapılmaya başlanmıştır.

1989 tarihinde ‘’City of Canberra’’ adlı Boeing 747-400 tip uçağı ile gerçekleştirilen Londra-Sydney uçuşu Avustralya-İngiltere arasındaki duraklama yapılmadan gerçekleşen ilk uçuş olarak tarihe geçmiştir. 18.000 Km’lik hat 20 saat 9 dakika ve beş saniyede tamamlanarak ayrı bir dünya rekoru kırılmıştır.

Qantas günümüzde Perth-Londra direkt sefer ve Sydney-Singapur-Londra aktarmalı sefer olmak üzere Kanguru Hattı uçuşlarını 2 alternatif ile gerçekleştirmektedir.  Aynı zamanda Qantas’ın 1989 tarihinde gerçekleştirdiği dünya rekoru uçuşundan beri Qantas’ın yıl dönümü kutlamalarında bu tarihi hattın önemine ve sürekliliğine vurgu yapılmaktadır.

Hub&Spoke ve Point-To-Point Uçuş Tipleri Nedir?

Hava yolu taşımacılığı, geçmişten günümüze büyük gelişim gösteren sektörlerden bir tanesi. Gelişen teknoloji ile ortaya çıkan rekabet ortamında hava yolu şirketleri de değişiklikler yapma ihtiyacı duymuş, farklı politikalar izleyerek rekabete ortak olmaya çalışmıştır. Rekabet ortamı da hava yolu taşımacılığında farklı iş modelleri ortaya çıkarmıştır.

Hat Planlama Nedir?

Hava yolu şirketleri tarafından kullanılan tüm havalimanları bakım operasyonları için yeterli alana ve imkana sahip olamayabileceğinden, hava yolları bu işlemleri merkez adı verilen havalimanlarında yapmaktadır. Bu işlemlerin uygun zaman ve mekânda yapılabilmesi için hava yolları ağ planlamasına (hat planlama) ihtiyaç duyar. Hat planlamasında hava yolu şirketlerinin genellikle kullandığı modeller, Hub&Spoke ve Point to Point modelleridir.

Hub&Spoke Modeli

Hub&Spoke modelinde “Hub”, hava yollarının merkezi havalimanı olarak kullandığı havalimanıyken, “Spoke” ise merkez havalimanına bağlı olan diğer uçuş noktalarıdır. Yolcular önce uçuş noktalarına, ardından merkez havalimanına veya tam tersi bir biçimde gidecekleri yere ulaştırılırlar.

Hub&Spoke Modeli Avantaj ve Dezavantajları

Tüm uçuşların tek bir merkeze bağlı olduğu hub&spoke iş modeli, bu sebeple ticari ve pazar karmaşıklığıyla baş etmek durumunda kalabiliyor. Tüm karmaşıklıklara rağmen gidiş-dönüş bileti bulma kolaylığı sağlaması ve daha fazla uçuş imkânı olması nedeniyle hava yolları için karlı ve verimli bir iş modeli sunuyor.

Point to Point Modeli

Point to point modelinde uçak merkezi havalimanı üzerinden değil, doğrudan uçuş olarak varış noktasına gider. Bu model düşük maliyetli (low cost) hava yolu firmalarının tercihidir. Bunun nedeni uçuşların birbirinden bağımsız olması nedeniyle karmaşık ve bağlantılı uçuşların olmamasıdır.

Point to Point Modeli Avantaj ve Dezavantajları

  • Aktarmalı uçuş olmaması yakıt tasarrufu sağlar.
  • Bağlantılı uçuşlar olmadığından herhangi bir gecikme, diğer uçuşları etkilemez.
  • Yolculuk süresi azdır.
  • Yolcular istedikleri başlangıç-varış noktasında tarife bulamamaları durumunda, aktarmalı tarifelere yönelebilirler.
  • Uçuş sayısının fazla olması uçak doluluğunu olumsuz etkileyebilir.

Havacılıkta En İşlek Rotalar Hangileridir?

Rotalar havayollarının uçuş gerçekleştirmek için seçmiş olduğu yolların tümüdür. Uçuşlar genellikle transit veya transfer şekilde gerçekleşmektedir. Doğrudan uçuşlarda herhangi bir ara noktadan söz edilmemekte olup transfer uçuşlarda belirli durma noktaları mevcuttur. 2019 yılında açıklanan verilere göre, en çok sefer 79 bin 460 uçuşla Güney Kore’deki Ceju Havalimanı ile Gimpo Havalimanı arasında gerçekleşti. Uluslararası rotada ise 2018 yılında olduğu gibi Kuala Lumpur-Singapur, 30 bin 187 uçuşla ilk sırada yer aldı. İngiltere merkezli seyahat araştırma şirketi OAG’nin hazırladığı rapora göre alınan veriler, en çok uçuşun Singapur ile Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur arasında gerçekleştiğini açıkladı. En İşlek Rotalar ve Uçuş Sayıları

  • Kualan Lumpur / Singapur: 30.187
  • Hong Kong / Taipei: 28.447
  • Jakarta / Singapur: 27.046
  • Hong Kong / Shanghai Pudong: 20.678
  • Jakarta / Kuala Lumpur: 19.741
  • Seul Incheon / Kansai: 19.711

Türkiye’de En Yoğun Rotalar

Türkiye de en yoğun iç hat uçuşu İzmir Adnan Menderes-İstanbul Atatürk arasında yapıldı. Avrupa’nın en yoğun 5’inci iç hat uçuşu ise İzmir Adnan Menderes Havalimanı’ndan Sabiha Gökçen Havalimanına yapıldı. Son olarak Avrupa da en yoğun 8’inci iç hat uçuşu ise, Antalya-İstanbul Sabiha Gökçen arasında yapıldı. En İşlek İç Hat Rotaları ve Uçuş Sayıları (Avrupa)

  • Barcelona / Madrid: 18.812
  • Petersburg / Moskova: 17.722
  • İzmir Adanan Menderes / İstanbul Atatürk: 17.685
  • Frankfurt / Berlin Tegel: 17.591
  • İzmir / İstanbul Sabiha Gökçen: 17.424
  • Paris Orly / Toulouse: 17.081
  • Oslo / Trondheim: 16.940
  • Antalya / İstanbul Sabiha Gökçen: 16.767
  • Ankara / İstanbul Sabiha Gökçen: 16.715

Dispatcher Uçuş Rotası Çizerek Nelere Dikkat Eder?

Dünya genelinde günde 100.000 binden fazla uçuş gerçekleşir. Havacılıkta her aşama ayrıntıyla ve titizlikle yapılır. Bu titizliğin arkasında gözüken veya gözükmeyen birçok çalışan vardır. Uçuşların her adımını planlayan ve takip eden görevliler vardır. Dispatcher resmi olarak 1938 yılından itibaren havacılığın bir parçası haline geldi. Dispatcher Türkçe karşılığıyla Uçuş Harekât Uzmanı uçuşun emniyetini sağlamak için sahnenin arka kısmında çalışır. Sorumluluğu pilot ile paylaşarak, pek çok bölüm ile ortak bir şekilde çalışarak ve tüm havacılık kurallarını gözeterek uçuşların öncelikle emniyetle gerçekleştirilmesi için gerekli tüm uçuş planlamalarını yapar, uçuşu kontrol altına alır ve uçuş boyunca tüm bilgi ve tecrübelerini kullanarak uçuşa uygun rota çizer.  Biz havadayken Dispatcher yerden uçağı takip ederler. Uçuş Harekât Uzmanlığı ve Pilotluk mesleklerinin pek çok benzer yönleri ve görevleri vardır. Uçuş Harekât Uzmanları pilot’un yerdeki temsilcisidir. Bununla birlikte pilotlar, Uçuş Harekât Uzmanlarının sağladığı bilgilere dayanarak son kararı verirler. Pilotlar her seferinde bir uçuştan sorumludur. Uçuş Harekât Uzmanları ise aynı anda birden fazla uçağı kontrol etmek zorundadırlar.

Dispatcher Nerede Çalışır?

Uçuş Harekât Uzmanının, bir bölgeden bir başka bölgeye uçması gerekmiyor. Uçuş Harekât Uzmanlarının çalışma yerleri normalde “Uçuş Harekât” veya “Havayolu Operasyon Kontrol” veya “Operasyon Kontrol Merkezi”’dır. Bu yerler 24 saat boyunca çalışır durumdadır.

Dispatcher Uçağın Rotasını Nelere Dikkat Ederek Çizer?

Uçuş saatinden 3 saat önce çalışmaya başlarlar. Uçağın türü, NOTAM’ları, alternatif havalimanlarını ağırlık veya yükleme, havaalanı koşulları, havadaki uçak sayısı, hava sahası kısıtlamaları, hava durumu, şiddetli türbülans riskleri gibi değişken unsurları da göz önünde bulundurarak bir uçuş rotası çizerler. Pilotlar, uçuştan belirli bir süre önce dispeç ofise giderler. Dispeçin hazırlamış olduğu uçuş rotasını,  dispeçle birlikte incelerler. Bu inceleme sonucunda dispeç ve pilotlar uçuşun emniyetle yapılıp yapılamayacağına birlikte karar verirler. Bu aşamada uçağa ekstra yakıt gerekip gerekmediği, gerekirse yedek hava meydanların değiştirilmesi, yük ve yolcu durumu ve kapasitesi vb konularda değişiklik yapılabilir. Bir uçuşun gerçekleşebilmesi için uçuş öncesinde “Dispeç Onay Kâğıdı”nı Kaptan ve Uçuş Harekât Uzmanının imzalaması gerekir. Uçuş operasyonunun başlaması ile dispeç’in görevi bitmez. Dispeç operasyonun devamında değişen olumlu olumsuz durumlara göre gerekli bilgilendirme ve ikazları ilgili haberleşme kanalları vasıtasıyla pilotlar uçuştayken önlem amacıyla iletirler.

Her Uçak istediği Yere Uçabilir Mi?

Hepimiz sonsuz ve eşsiz olan gökyüzünün özgürlüğünü merak etmişizdir. İşin içinde olan uçaklar ellerinde bu kadar imkân varken istediği yere uçabilir mi? Tabi ki hayır! Neden mi? Gelin hep birlikte inceleyelim. Uçaklar maalesef kuşlar kadar özgür değildir. İstedikleri an istedikleri yere uçamazlar çünkü belirlenmiş hava koridorlarına ihtiyaçları vardır. Yani etrafımızda ki yapay olan her şey gibi belli bir kontrol altında olmaları gerekmektedir.

Uçaklar Neye Göre Uçar?

Rota

Burada en büyük rol tabi ki rotalar, kule ve pilotundur. Şuan biz bu bilgileri okurken havada binlerce uçak bir yerden bir yere uçuş yapıyor ve hepsi havada aynı anda farklı yönlere doğru fakat isteklerine göre değil rotalarına göre hareket ediyorlar. Rotalar sayesinde bu binlerce uçak birbirine çarpmadan ve en güvenli şekilde gitmeleri gereken yerlere gidiyor. Eğer uçaklar kendi iradesi ve istekleri ile hareket edebilseydi şu an her birinin kaza haberini konuşuyor olurduk.

Kule

Kule, pilotlara telsiz vasıtasıyla bilgi ve talimatlar veren pelerinsiz kahramanlarımızdan oluşan bir ekiptir. Kule, kendi kontrol sahalarındaki yüzlerce uçağa aynı anda hizmet vererek onların emniyetli ve belirli bir düzen içinde uçmalarını, zamanında havaalanlarından çıkıp zamanında varış noktalarını ulaşması için sağlayan ekiptir.

Pilot

Uçağın motor çalıştırmasından kalkışına, hava koridorundaki uçuşun tırmanacağı uçuş seviyesine, gerektiğinde koruması gereken hızdan alçalmasına ve inişine kadar her olay pilota bağlıdır. Yukarıda da okumuş olduğumuz gibi uçaklar istedikleri yerlere uçamazlar. Fakat acil bir durum olursa bu iş değişebilir ve rota değişikliği yaparak en yakın havaalanına iniş yapabilirler. İşte bu yüzden ayaklarımızı yerden kesen bu güzel uçaklar acil durum dışında istediği yerlere uçamazlar.

 

 

resmin alt tagı

Herkes İçin Havacılık Derneği, 2015 yılında öğrenciler tarafından kurulan ve yönetilen bir dernek olarak İLK ve TEK olma özelliğiyle havacılık tarihine imzasını bırakmıştır.

Bugün itibariyle ise 3150+ üyesi ve 7 temsilciliği ile Havacılığın En Büyük Sivil Toplum Kuruluşu haline gelmiştir.

Mail Formu

     

    İletişim

    Yenişehir Mahallesi Osmanlı Bulvarı No:2 Ayport Sitesi A Blok Ofis No:2
    Pendik/ İstanbul

    info@herkesicinhavacilik.com