resmin alt tagı

Yağmurlu Ve Sisli Havadaki İniş Kalkış Prosedürleri?

Havacılık sektöründe, hava olaylarına bağlı olarak uçuş güvenliğini etkileyebilecek durumlar görülmektedir. Böyle durumlarda uçuşlar rötara uğrayabilir veya uçuş iptali de gerçekleşebilir. Meteorolojik bilgilerden faydalanılarak uçuş programını düzenleyen hava yolu firmaları; kasırga, görüş açısını etkileyecek şekilde yoğun sis, yağmur gibi hava olaylarında uçuş iptali hakkını saklı tutmaktadır. Güvenli ve huzurlu bir yolculuk için bu durum önemli ve mutlaka gereklidir. Uçuş esnasında meydana gelen ve uçuş güvenliğini etkilemeyen hava olayları da bulunmaktadır. Bunlardan en bilineni, uçağın hava boşluğuna yakalandığını ifade eden türbülans olarak ifade edilir. Hava akışının bozulması durumunda yaşanan türbülans, uçağı sallayıp titretebilir; fakat uçuş güvenliğini etkilemez. Atmosferde meydana gelen ve havanın yer değiştirmesi ile oluşan hava olayları için uçuş kontrol birimleri durmadan çalışmakta ve uçuş güvenliğini garanti etmektedir.

Uçuşları Etkileyen Hava Olayları

Uçaklar sis, yoğun kar yağışı, kuvvetli rüzgâr, bulut oluşumları gibi meteorolojik koşulların uygun olmadığı durumlarda uçuşu gerçekleştirmekte sıkıntı yaşayabilirler. Hava trafiği de olumsuz hava koşulları nedeniyle olumsuz şekilde etkilenebilir,  saatlik kapasitesinin altında trafiğe hizmet verebilecek duruma gelir bu da birçok gecikmeye sebep olabilir. Tüm bu sıkıntıların azaltılması açısından planlama ve işletme stratejilerinin yanı sıra, pilotlar ve hava trafik kontrolörleri için meteorolojik veriler oldukça önem taşımaktadır.

Pilotlar Olumsuz Hava Şartlarında Nasıl Hareket Ederler?

Pilotlar da uçaklarda bulunan meteoroloji radarlarıyla uçuş rotaları üzerindeki hava olaylarını önceden takip ederek, hava trafik kontrolörlerinden rota değişikliği talep edebilirler. Meteorolojik olayların yerini belirlemede kullanılmasının yanı sıra Doppler radarların klasik radarlardan en belirgin farkı, hedefin radara yaklaşıp yaklaşmadığı hakkında bilgi verebilmesidir. Hedeflerin hızları ölçülür, sabit ve hareketli hedeflerin ayırt edilmesi sağlanır. Doppler Radar, rüzgarın radyal hızlarını ve eş zamanlı olarak geniş alanlar üzerinde yağış miktarını ölçebilir. Ayrıca, radarın ekonun hareketini de görebilmesi, yağış tahminine oldukça katkıda bulunur. Klasik tip radarlarda yalnızca ekranda parlaklıklar bulunurken Doppler radarlarda bilgisayar teknolojisi yardımıyla hem hedefin konumu hem de eko yoğunluğu renkli olarak ekranda görüntülenmektedir. Radar üzerindeki yeşil renkli sahalar hafif, sarı renkli sahalar orta, kırmızı ve pembe renkli sahalar çok şiddetli türbülans bölgeleri olarak nitelendirilebilir. Bu sahalar zorunlu kalınmadıkça uçuş için kullanılmaz. Etkileri radarlar yardımıyla mümkün olduğunca azaltılmaya çalışılsa da, anlaşıldığı üzere kötü hava koşulları uçuşun her bir safhasında en istenmeyen durum olarak bilinir. Hem pilotlar hem de hava trafik kontrolörleri açısından ciddi bir öneme sahip olan meteoroloji radarlarının yaygınlaşması ve teknolojik olarak gelişimleri, verilen hizmet kalitesi açısından önemli bir paya sahiptir.

Uçakta Yakıt Performansını Etkileyen Faktörler

Uçak Yakıtı (Jet A1)

Hava yolları araçlarında ısı dengesini korumak farklı ulaşım araçlarına göre daha zordur. Uçakların yakıtlarında kullanılan Jet-A1 denilen yakıtın ana maddesi  kerosendir. Yüksek irtifalarda azalan hava sıcaklığı sebebiyle yakıtın donmaması, sıvının akışkanlığını kaybetmemesi için önemli bir hidrokarbon sıvısıdır. Jet ve uçak motorlarının yanı sıra sanayide de kullanılır. Halk arasında gaz yağı olarak da bilinebilir. Petrolün çok küçük bir şekilde damıtılmasıyla elde edilir. Parlama noktası 38/40 °C iken donma noktası -47/-49 °C olarak gösterilir. Göründüğünden daha zor alev alır ama çok ısı verir. Bu özelliği sayesinde hem yangın riskini minimum seviyeye düşürür, hem de donma riskini indirgemiş olur.Jet-A1 den farklı olarak kerosen maddesinin yoğunluğuna göre değişen Jet-A ve Jet-B tipi yakıtlarda mevcuttur. Ama Jet-A1 in donma derecesi Jet-A ya göre daha düşük Jet-B ye göre daha yüksektir. Bu sebeple kullanılan en ideal yakıt çeşididir. Jet-B ise donma derecesi -60 °C olması nedeniyle genel olarak Alaska, Kanada ve Rusya gibi sert iklim koşulları olan ülkelerde kullanılır.

Uçaklara Yakıt İkmali Nasıl Yapılır?

Yakıt ikmali yapılırken güvenlik oldukça önemlidir bu yüzden bazı önlemler alınmalıdır. Sorumlu olan kişi, kaptan pilotun yakıt alınması konusunda talimatı olmadan yakıt alım işlemi yapılamaz. Ayrıca yakıt alımı başlamadan önce uçağın yakınlarında itfaiye hazır şekilde olmalıdır. Yolcu giriş-çıkış kapılarına herhangi bir acil durum için körük veya yolcu merdiveni yanaştırılması gereklidir.  Uçak park frenine alınmış olmalı ve yakıt aktarımı yapacak tanker uçağa uçak motorları durdurulduktan sonra yanaşması gerekir. Olası bir yangına karşı müdahale edebilmek için yakıt yangınlarını söndürebilecek şekilde en az iki adet yangın söndürücü bulundurulmalıdır. Yakıt ikmalini yapan personel yakıt buharının patlayıcı etkisi olduğunu bilmeli ve buna göre hareket etmelidir. Kıvılcıma sebep olabilecek herhangi bir şey üzerinde bulundurmamalıdır, kıyafetlerinde herhangi bir problem olmamalıdır. Yakıt ikmali yapılacak meydana yakın yerlerde şimşek, yıldırım gibi hava olayları olması durumuna karşı yakıt ikmali için kuleden onay alınması gerekir. Daha pek çok ayrıntıyı içeren önlemler sonrasında yakıt ikmali başlatılır.

Uçağın Yakıtı Performansını Nasıl Etkiler?

Günümüzdeki uçaklar ICAO Annex 8 ile uyumlu olarak ulusal ve uluslararası otoritelerin standartlarına bağlı kalınarak tasarlanmaktadır. Uçak dizaynları Avrupa’da ise EASA (Avrupa Havacılık Emniyeti Ajansı) ile uyumlu olmak zorundadır. Uçakların kalkış ve iniş performansları açısından kalkış ağırlıklarına göre kategorize edilmektedir. Aletli yaklaşma dizaynında ise dikkat edilen en önemli şeylerden biri uçak hızlarıdır. Hızlarına göre uçaklar sınıflandırılarak her bir sınıf için ayrı ayrı hesaplamalar yapılmaktadır.Kalkış aşamasında ise Maksimum Kalkış Ağırlığı dikkate alınmaktadır. Üretici firmalar, uçağın full thrust ile çalışırken ya da bir veya daha fazla motorun arızası durumunda uçulabilecek maksimum irtifayı belirler. Uçuşun her aşamasında olduğu gibi son yaklaşmada da uçak performansını ve yakıtını etkileyen faktörler bulunmaktadır. Son yaklaşmadaki hız faktörünün uçağın iniş mesafesine çok  büyük ölçüde etkisi bulunur. Bu sebepten uçaklar rüzgârı karşısına alarak iniş yapar ve düşük hava sürati ile piste teker koyarlar. Son yaklaşma süratini etkileyen faktörlerden ilki uçağın ağırlığı olur. Uçağın ağırlığı arttıkça bu ağırlığı dengelemek için gerekli olan kaldırma gücü artacaktır. Buna bağlı olarak da gerekli kaldırma gücünü elde edebilecek minimum sürat de artmış olur. Uçak ne kadar ağırsa son yaklaşmadaki sürati de o kadar fazla olacaktır.

Son yaklaşma sırasında flaplar belli oranda açılır ve sürtünme artar. İniş takımları açıldığında ise sürtünme daha da fazlalaşır. Alçalma oranında hiç değişiklik yapmadan hız düşürmek mümkündür. Daha az bir süratle daha dik bir son yaklaşma anlamına gelmektedir. Hava trafik kontrolörlerine göre ayırmalar uçaklara göre değişen bu süratler dikkate alınarak yapılır. Uçağın yakıt performansını, hava olayları, gökyüzündeki rüzgârın etkisi, havada yaşanan trafik durumu vb. gibi şeyler oldukça etkilemektedir.

Uçaklar Nasıl Boyanır?

Uçakların her seferinde yeni gibi olmasını sağlayan bu boyama işlemleri üç aşamada gerçekleştirilmektedir. İşlem için  hangara alınan uçağa önce bakıma giriş prosedürleri uygulanır. Daha sonra uçak maskeleniyor ve ilk aşamada boya sökücü ile uçağın eski boyası ve astar boyası uçaktan temizleniyor. Boya sökümü tamamlanan uçaklar kimyasal bir yıkama işlemi gördükten sonra uçağa tekrar astar uygulanır. Son aşamada ise uçağın son kat boyaması ile birlikte logo ve bayrak görsellerinin uçağa yerleştirilmesi yapılır. Yeni boya ve görseller ile ilk günkü görünümüne kavuşan uçaklar vernik uygulaması ile daha da parlaklık kazanıyor. 8 – 15 gün arasında süren bu çalışmalar sonrasında uçağın bakım çıkışları da tamamlanarak uçak sefere verilir.

Hava Koşullarından Etkilenen Boyalar

Dünya’nın farklı kesimlerine uzun uçuşlar gerçekleştiren bu uçaklar hava koşullarından oldukça etkileniyorlar. Bir anda farklı iklim değişikliklerine ve sıcaklık derecelerine maruz kalıyorlar. Bu yüzden uçak boyalarında;  yüzeyine çok iyi yapışan astarlar boyalar, sıcaklık değişikliklerine ve güneşin zararlı ışınlarına dayanabilecek biçimde boya malzemeleri kullanılıyor.

Uçaklar İçin Ne Kadar Boya Kullanılıyor?

Bir uçak için ortalama olarak 350 litre boya kullanılmaktadır. Bu boyaların oranı uçağın boyutuna göre değişmekle birlikte bu boya ortalama beş yıl boyunca uçakta dayanıklı halde kalabiliyor. Bu kadar büyük yüzeyde ince ve dayanıklı bir katman oluşturmak, uçakların ağırlığının artmaması için uygulanan teknoloji ile gerçekleşiyor. Kullanılan yüksek teknolojili ve kaliteli boyalar ile aynı zamanda en az 5 yıl süre ile kusursuz görüntüsünü koruyabilecek, dayanıklılığını devam ettirecek bir sonuç elde ediliyor.

Uçaklarda Açık Büfe Kahvaltı Var Mıdır?

Uçakta neden ikram yapılır? Bu sorunun cevabı aslında oldukça açık durumda, hava yolu taşımacılığında seyahat eden yolculara oyalanmaları ve birazda olsa midelerini tok tutması için bir şeyler ikram etmek, havacılık sektörünün geleneksel uygulamalarından biridir. Yolcularda ise kısa uçuşlarda dahi uçakta bir şey yemek ya da içmek vazgeçilmez bir alışkanlık halinegelmiş bulunmaktadır. Fakat artık bazı havayolu şirketlerinde ikramlar ücretli hale gelmiştir. Bu havayolu şirketlerini kullanan uzun uçuşlar yapacak yolcuların aklında ise yemek olarak ne tercih edebilirim sorusu akıllarda belirir. Türk Hava Yolları’nın uçuş sınıflarına göre ikram çeşitleri mevcuttur.

Uçuşlarında ücretsiz olarak sunduğu sıcak sandviç ve çay ikramı vardır. Ayrıca bazı Economy Class kısa uçuşlarda sandviç, çay ve kek çeşitleri, uzun okyanus aşırı uçuşlarda ise,snack (atıştırmalık) menüleri mevcuttur. İç hatlar hariç tüm seferlerinde ihtiyaç ve tercihlerinize göre özel yemek talebinde bulunabilirsiniz. Talep etmeniz durumunda sizin için özel tıbbi, diyet ve dini gereksinimlerinize uygun menüler hazırlanabilir. Business Class uçuşlarında ise seferlerin uçuş saatine ve süresine göre farklılık gösterebiliyor. Okyanus aşırı seferlerde seyahat eden yolculara Türk sofralarında önemli bir yeri olan çorbaları servis ediliyor.

Okyanus aşırı uçuşlarımızda üç ana yemek ve bazı uçuşlarımızda snack (atıştırmalık) servisi mevcut. Daha sonra da sıcak içecek ya da lokum ve Türk kahvesi ile yolculuğunuza devam edebilirsiniz. Fakat bu kadar çeşitten ve alternatiften yanı sıra sınıfınız Business Class da olsa Economy Class da olsa uçak içerisinde açık büfe kahvaltı uçak yolculuğunuz sırasında mevcut değildir. Diğer havayolu şirketlerinde ücretli şekilde sunulan çeşitler ise sıcak soğuk ikramlar olarak değişiklik gösteriyor ve ücretleri iç hatlar ve dış hatlar olarak kur farkına göre ayarlanıyor.

Kokpitte Pilotlar Birbiriyle Şakalaşır Mı?

Kokpitteki Pilotların Durumu

Pilotların kokpitte yaptığı bazı şeyler uçuş protokolü ihlali içerebilir, bu nedenle bunlar da asla paylaşılmayacak şeyler arasındadır. Örneğin, pilotlar kimi zaman yaklaşık 13-15 saat gibi oldukça uzun bir süre boyunca havada kalırlar ve bu durum onları fazlasıyla yorabilir. Pilotlar uçuş esnasında uyuması kesinlikle yasaktır, ancak onlar protokolü ihlal ederek biraz da olsa kestirirler, bu kısa süreli uyku yeniden onların kontrolü ele almalarını sağlayacak şekilde tazelenmelerini sağlar.

Pilotlar Kabin İçerisinde Konuşabilir Mi?

Pilotlar uçuş esnasında konuşup konuşamadıklarına ilişkin asla bilgi vermezler. Aksi takdirde yolcular uçuş boyunca sohbet ettiklerini ve uçağı kontrol etmeleri gereken bu zaman dilimini yalnızca konuşmakla geçirdiklerini düşünebilirler. Fakat gerçek şu ki pilotlar yalnızca 10.000 feet’in altındaki uçuşlar esnasında konuşmalarını sürdürebilirler ve bu kural konuşulan konu ancak ama ancak uçuş süreci ile doğrudan ilgili olduğunda geçerlidir.  Ulusal Havacılık İdaresi bu kurula uyup uymadıklarını incelemek adına pilotları sıklıkla denetlemektedirler, çünkü olası bir kaza veya aksilik durumunda pilotların bu kurallara uygun davranıp davranmadığını rahatlıkla tespit edebilirler.

Pilotlar Kalkıştan Hemen Sonra Otopilot Sistemini Mi Kullanırlar?

Pilotlar kalkıştan yalnızca birkaç saniye sonra uçağı otomatik pilota alırlar ve bunu oldukça gizli tutarlar. Bu gizliliğin amacı yolcuların uçuş korkusunu azaltmak olarak bilinir. Bunun bir diğer nedeni de kokpitteki modern bilgisayar teknolojisinin pilotların kendilerini gereksiz hissetmelerine sebep olduğudur.  Fakat yine de bu durum pilotların asla uçuş sırasında uçak uçurmadığı anlamına gelmez. Onlar uçuşu otopilota aldıkları zaman bilgisayar ekranındaki uçuş takip sistemini kontrol etmek veya yanındaki pilot ile konuşmak gibi işlerle meşgul olurlar. Ayrıca pilotlar bu sırada gazete, roman, kitap gibi şeyler okuyabilirler. Bu prosedürler tarafından yasaklanmıştır fakat pilotlar uzun uçuşlarda bu kuralı dinlemeyerek ihlal edebilirler.  Pilotların yolculara yaptığı anonslar genelde alaycı bir tonla olabilir fakat bunun nedenlerinden biri de uçuş esnasında gerçekleşen herhangi olumsuz bir durumu, küçük olumsuzluklar olarak yansıtmak istemeleridir.

 

 

 

Havalimanı Güvenliği Kimler Tarafından Sağlanır?

Havalimanı Güvenliği Hakkında

Her gün çok sayıda insan havalimanlarından geçmektedirler. Belirli bir yerde bulunan insanların çokluğu, terör ve diğer suç unsurları için yapılabilir potansiyelde hedef teşkil ederler. Benzer şekilde kuyruklardaki insanlar ve uçaklara yapılacak olan saldırılar ile kaçırılan uçağı bir silah gibi kullanım durumuna sunması terörizm için bunu çekici bir hale getirmektedir. Son yıllarda bütün dünyada bu olaylara teşebbüsler ve farklı saldırılar çabalarında ister başarılı olsun ister olmasın terörün doğasında bulunmaktadır. Havalimanı güvenlik birimi, herhangi bir tehdit veya potansiyel doğacak tehlikelerin ülkeye girmesini önlemeyi veya azaltmayı amaçlamaktadırlar. Havalimanı güvenliği bu konuda başarılı olur ise havalimanı veya ülkeye giren tehditlerin, yasa dışı ögelerin şans durumu büyük ölçüde azalır.

Bu sebeple havalimanının güvenliği olağan bir tehdit karşısında havalimanını, ülkeyi korumak, aynı zamanda seyahat edecek olan ve uçuş yapacak kişilerin güvende olduklarını teyit etmek, ülkeyi ve ülkedeki insanlarını korumak gibi birkaç amaca birden hizmet edebilirler. Havalimanı güvenlik birimlerindeki çalışanların asıl amaçlarından biri de uçakları, seyahat edecek olan yolcu ve uçuş ekibinin zarar görmesini engellemekten yanı sıra ve bu ülkenin güvenlik ve terörle mücadele politikasına destek olmaktır.

Havalimanı Güvenlik Birimi Kimlerden Oluşur?

Bazı ülkeler havalimanlarını korumak için özel güvenlik birimlerine sahiptirler. (Avustralya ülkesinde güvenlik federal polis sorumluluğundadır.) Diğer ülkelerde eyalet veya bölgesel seviyede kontrol sağlanabilmektedir.  Havalimanında güvenliğin sağlanması için olması gereken önemli bazı personel ve güvenlik birimlerini sıralayacak olursak; Kiralık polis gücü, Havalimanından sorumlu polis birimi, Havalimanında görevli normal polis devriyesi, Havalimanı koruma servis personeli, Patlayıcı-uyuşturucu ve diğer amaçlar için kullanılan polis köpekleri, Güvenlik görevlileri, Ücretli çalışanlar, Askeri güçler olarak bilinir.

 

 

Kokpit Kapısı Neden Kurşun Geçirmez Yapılmaktadır?

Daha önce yaşanan kokpit saldırılarından sonra, uçak kaçırmaları daha zor hale getirmek için kokpitlerinin güvenliğine ilişkin bazı önlemler alındı. ABD Federal Havacılık Kurumu, kapıların el bombası atılması halinde dahi patlamaya dayanacak güçte yapılmasını ve silahlı bir olay yaşanması durumunda kontrol altına almak için kurşungeçirmez halde yapılmasını istedi. Genellikle de kokpit kapısı uçuş boyunca kilitli kalmaktadır. Kokpit güvenlik sistemi, pilot koltuğu tarafından yönetilebiliyor. Sistemin geçici bir süre ile devre dışı kalması halinde, güvenlik kodunu bilen mürettebat kokpite girebiliyor. Airbus tipi uçakların kokpit kapılarında üç farklı norm vardır; Normal, açık ve kilitli. “Normal” durumda, kokpit kapısı kilitli oluyor ama 30 saniyelik bir sürenin ardından şifrenin girilmesi sonucunda mürettebat içeri girebiliyor. Ancak bunun için geçen süre boyunca kokpit içindeki pilotlardan mürettebata yanıt verilmemesi gerekiyor. “Açık” durumda, pilot tuvaletten dönen meslektaşına kokpit kapısını açabiliyor. “Kilitli” duruma bakacak olursak eğer güvenlik şifresi doğru da girilse kokpit kapısı beş dakika boyunca açılamıyor ve bu süre uzatılabiliyor. Böylece hava korsanları mürettebattan şifreyi öğrenseler bile kokpite girememektedirler.

Kokpit Kapısının Güvenliği Uzmanlar Tarafından Düşünülüyor

Havada eylemin çözümü yerdeki eylemlerin kontrolünden çok daha zordur. Basit ve tecrübesiz bir eylemcinin etkisiz hale getirilmesinde bile bir risk vardır. Riskleri sayıp, onlarca ipucunu ortaya sermenin mantığı yoktur. Peki, böyle bir şartta neler yapılabilir, bu akıllarda soru işareti olarak beliriyor. Yıllardır havacılık güvenliği ile uğraşan uzmanlar bunu tartışıyorlar. Kokpit kapıları 180 bin doları bulan özel kapılar halinde yapılıyor. Kurşungeçirmez, balta ile parçalanmaz olarak imal edilebiliyor. Havalandırma sistemi içine bayıltıcı gaz koyup, bir olay yaşandığı zaman anında patlatılarak herkesin bir süre uyutulması bile düşünülüyor.

Kokpit Kapısı Neden Kurşun Geçirmez Halde Yapılmaya Başlandı?

Kokpitlerin kapıları kurşungeçirmez olarak yapılmıştır. ABD’de gerçekleşen 11 Eylül saldırılarından sonra, uçak kokpitindeki prosedürü ve kapı sistemi değiştirilmiştir. Yeni sistemler mevcuttaki uçaklar üzerinde de uygulanarak, kokpit için gerekli olan güvenlik önlemleri alınmıştır. Yeni uygulanacak olan kurallar kapsamında, kokpit kapıları kurşungeçirmez hale getirilip, her türlü darbeye de dirençli hale getirilmiştir. Aynı zamanda, pilotların kokpit kapılarına yaklaşan kişileri görebilmeleri için kapı girişlerine kadar kameralar yerleştirilmiştir.

 

resmin alt tagı

Herkes İçin Havacılık Derneği, 2015 yılında öğrenciler tarafından kurulan ve yönetilen bir dernek olarak İLK ve TEK olma özelliğiyle havacılık tarihine imzasını bırakmıştır.

Bugün itibariyle ise 3150+ üyesi ve 7 temsilciliği ile Havacılığın En Büyük Sivil Toplum Kuruluşu haline gelmiştir.

Mail Formu

     

    İletişim

    Yenişehir Mahallesi Osmanlı Bulvarı No:2 Ayport Sitesi A Blok Ofis No:2
    Pendik/ İstanbul

    info@herkesicinhavacilik.com