Günümüz dünyasında havacılık sektörü gün geçtikçe gelişmektedir. Bu gelişen sektörde değişen uçak modelleri buna bağlı olarak değişkenlik gösteren pist uzunlukları ve genişlikleri, artan hava yolu, uçuş ve yolcu sayısı, değişen ve gelişen havalimanı sistemleri gibi sebeplerden kaynaklı olarak havalimanlarının artık sayısı artmaktadır. Daha fazla yer kaplayan geniş ve altyapısı gelişmiş bu havalimanları için de genellikle şehir merkezinden uzak yerler tercih edilmektedir. Bu çevrede oluşabilecek yabani hayattan kaynaklanan ve uçuş emniyeti için tehlike yaratabilecek riskleri oluşturabilmesi nedeni ile bu yabani yaşamın kontrol altına alınabilmesi gerekmektedir.
Havacılıkta Yabani Hayvanı Yönetim
Bir kuş veya herhangi bir kara hayvanının hava aracına çarpması genel tanım olarak İngilizce de “Wildlife Strike (Yabani Hayvan Çarpışması)” olarak adlandırılmaktadır. Fakat diğer hayvanlardan farklı olarak kuş çarpmaları için “bird strike, bird hit, bird ingestion” ifadeleri kullanılır.
Yabani Hayvan Yönetimi ise bir hayvan veya hayvan grubunun davranış ve popülasyonu, yaşadığı çevre ve coğrafi dağılımını kontrol altında tutmak için yapılan çalışmaları ifade etmektedir. Uluslararası Sivil Havacılık Organizasyonu standartlarına göre havalimanlarında yabani hayatın ortaya çıkarttığı risklerin Emniyet Yönetim Sistemi çerçevesinde kontrol altında tutularak minimize edilebilmesi için uçuş emniyetini tehlikeye atan diğer riskler gibi belirlenmesi değerlendirilmesi ve yönetilmesi gerekmektedir. Bunun için uygulanabilecek adımlar aşağıdaki gibidir.
- Havalimanı ve havalimanı çevresinde bulunan yabani hayatın yarattığı veya yaratabileceği “Risk Tanımlaması” yapılmalıdır.
- Her bir yabani türün uçakla çarpışması durumunda uçağa ne adar zarar verebileceğini gösteren “Risk Seviyesi” belirlenmelidir.
- Geçmiş yıllardaki kuş ve yabani hayvan çarpmaları incelenir ve “Yabani Türlerin Çarpma Olasılıkları” hesaplanır.
- Saptanan bu olasılıklardan yola çıkarak “Risk Değerlendirme Matrisi” oluşturulur.
- Oluşturulan “Risk Değerlendirme Matrisi” sayesinde havalimanını içerisinde bulunduğu habitat ve bu habitat içinde yaşayan yabani türlerin oluşturduğu riskleri tanımlama ve değerlendirme işlemi tamamlanır.
- Risk değerlendirilmesinden sonra ise havalimanı yönetimleri tarafından “Yabani Hayvan Risk Yönetimi Planı (Wildlife Hazard Management Plan – YHRYP)” yapmak zorundadır.
Yabani Hayvan Risk Yönetimi Planı, kendi uygulamalarını test edebilmek için bir değerlendirme sistemine sahip olmalıdır. Bu sistemde havalimanı içinde ve dışında tüm yabani türlerin popülasyonu, uygulamaları ve bu uygulamalara karşı hayvanların ne tepki gösterdiği gibi detaylı veriler bulunmalıdır.
Bununla birlikte her bir havalimanı içerisinde bulunduğu yabani hayvan ve çevre riskleri yönünden farklı özelliklere sahiptir. Bu nedenle, havalimanlarının kendi çevresinde bulunan çevre gerçeklerine özgü, Yabani Hayvan Risk Yönetimi Planı geliştirmesi havalimanı güvenliği açısından çok önemlidir. Yabani Hayvan Risk Yönetimi Planı, havalimanı içerisindeki ve çevresindeki yabani türler, riskler ve bu risklere karşı alınacak tedbirler konusunda içerdiği sayısız veri sayesinde havalimanı yönetimlerinin karar alma süreçlerine katkı sağlamaktadır. Uygulanan Birkaç Yabani Hayatı Yönetim Uygulamaları
Yabani hayatla mücadelede genellikle uzun ve kısa dönemli önlemler kullanılmaktadır.
Uzun dönemli önlemler, havalimanı çevresini yabani hayvanlar için cazip olmayan yerler haline getirmek için alınabilecek önlemler bütünüdür. Su birikintisi ve coğrafi şekillerin yerini değiştirmek, bitki örtüsünü değiştirmek, havalimanını tel örgülerle çevirmek gibi uygulamalar uzun dönemli önlemlere örnektir.
Kısa dönemli önlemler, kuş veya diğer hayvanları geçici olarak uçuş hattından uzaklaştırabilmek için kullanılan yöntemlerdir. Kuş korkutma sesleri, ateşli silahlara hayvanları avlamak, uçuş hattında devriye gezmek, eğitimli avcı kuşlar kullanmak, siren sesi ve çoban köpeği gibi yöntemler de kısa dönemli önlemlere örnektir.