resmin alt tagı

Apollo 11 Görevi Nedir?

Apollo 11 görevi, Ay’a iniş yapan ilk başarılı insanlı görevdi. 1969’da gerçekleşti ve üç aşamadan oluşuyordu: Dünya’dan fırlatılma, Ay’a yolculuk ve Dünya’ya dönüş. Ekip Neil Armstrong, Buzz Aldrin ve Michael Collins’ten oluşuyordu. Armstrong ve Aldrin, Collins yukarıda yörüngede dönerken Ay’a indi. Armstrong, Ay yüzeyine ayak basan ilk kişi oldu ve ünlü bir şekilde “Bu insan için küçük, insanlık için dev bir adım” dedi. Görev, Amerika Birleşik Devletleri’nin Soğuk Savaş uzay yarışındaki hakimiyetini sağlamlaştırmasına yardımcı oldu.

Soğuk Savaş Uzay Yarışı

Soğuk Savaş Uzay Yarışı, ABD ve SSCB arasındaki uzay teknolojileri, araştırmaları ve keşifleri için yapılan bir yarıştı. Bu yarış, 1957 yılında SSCB’nin Sputnik uydusunu fırlatmasıyla başladı. Bu olay ABD’de büyük bir endişe yarattı.

ABD, uzay yarışında geri kalmamak için bir dizi program başlattı. Bu programlar arasında NASA’nın kurulması, Apollo programı, Uzay Mekiği programı ve bir dizi uydu programı yer alıyordu. ABD’nin 1969 yılında Apollo 11 göreviyle Ay’a ayak basması dünya çapında büyük bir yankı uyandırdı.

SSCB ise uzay yarışında ABD’ye karşı mücadele etmek için bir dizi uzay aracı fırlattı ve Ay’a robotik araçlar gönderdi. Ancak, ABD’nin uzay programı, Sovyetler Birliği’ne göre daha fazla başarı gösterdi ve uzay yarışında önde gitmeyi başardı.

Uzay yarışı, ABD ve SSCB arasındaki Soğuk Savaş mücadelesinin bir parçasıydı. Uzay teknolojilerinin keşfi ve kullanımı, askeri ve sivil amaçlar için önemli bir faktör haline geldi. Bugün, uzay araştırmaları hala devam ediyor ve birçok ülke uzay teknolojileri için çalışıyor.

Gizli Kahraman: Saturn V Roketi

NASA’nın Apollo programı sırasında Ay’a insan götürmek için kullandığı Saturn V roketi; üç ana aşamadan oluşan bir roket olup, beş F-1 ve beş J-2 roket motoru tarafından güçlendirilmiştir. Roket, 13 görevde kullanılmış ve insanların ilk Ay inişi dahil olmak üzere birçok başarıya imza atmıştır. Saturn V, şimdiye kadar yapılmış en güçlü roketlerden biri olarak tarihe geçmiştir.

Uçaklarda Wi-Fi ve İnternet Erişimi Nasıl Sağlanır?

Uçaklarda Wi-Fi ve internet erişimi sağlanması, uçaklarda uydu veya yer tabanlı baz istasyonları aracılığıyla internet erişimi sağlayan bir antenin donatılması, uçakta kablosuz erişim noktaları veya router’ların kurulması ve internet erişiminin yolculara ulaştırılmasıdır. Erişim sağlamak, birkaç teknolojinin yan yana getirilmesini

Yer Tabanlı İnternet Erişimi

Yer tabanlı uçak içi bağlantı sistemleri, uçağı internete bağlamak için baz istasyonlarını kullanır. Teknoloji, karasal cep telefonlarında hava aracına ve uçaktan sinyal iletmek için kullanılan aynı hücresel frekansları kullanarak çalışır.

Baz istasyonları genellikle hizmeti sunmak için havayoluyla ortaklık kuran üçüncü taraf bir sağlayıcı tarafından sağlanır. Sağlayıcı, yere bir anten ağı kurar ve antenler, yüksek irtifalarda uçakla iletişim kurabilecekleri yerlere stratejik olarak yerleştirilir.

Uçak, baz istasyonunun menzili içindeyken istasyonlarla bağlantı kurarak yolcuların internete ve diğer iletişim hizmetlerine erişmesini sağlar. Bağlantı tipik olarak, yolcuların akıllı telefonlar, tabletler ve dizüstü bilgisayarlar gibi kişisel cihazlarını kullanarak erişebilecekleri yerleşik bir Wi-Fi ağı aracılığıyla sağlanır.

Yer tabanlı bağlantının ana avantajlarından biri, uydu tabanlı bağlantıya göre daha uygun maliyetli bir çözüm olmasıdır. Yer tabanlı bir ağ kurmak için gereken ekipman, uydu tabanlı bir ağ için gereken ekipmandan daha ucuzdur. Bununla birlikte, yer tabanlı ağın menzili, kara üzerinden ve kulelerin menzili içindeki uçuşlarla sınırlıdır. Bu, yolcuların hücresel kapsama alanı sınırlı olan veya olmayan alanlarda uçuş sırasında hizmet kesintileri yaşayabileceği anlamına gelir.

Yer tabanlı bağlantıların hızı en iyi ihtimalle 3 mbps kadardır. Bu hız ile film izlemek biraz çileli olsa da haberleri takip edip maillerinizi gönderebilirsiniz.

Uydu Tabanlı İnternet Erişimi

Uydu tabanlı uçak içi bağlantı, uçuş sırasında uçakta internet erişimi, ses ve mesajlaşma hizmetleri sağlamak için yörüngedeki uydulardan oluşan bir ağ kullanır. Bu teknoloji, küresel kapsama alanı sunar ve yer tabanlı bağlantının bulunmadığı uzak bölgelerde seyahat eden uzun mesafeli uçuşlar için idealdir.

Teknoloji, Dünya’nın yörüngesindeki uydularla iletişim kurmak için uçaktaki antenleri kullanarak çalışır. Antenler, hava aracına ve uçaktan veri ileten uydularla iki yönlü bir iletişim bağlantısı kurar.

Uydu tabanlı uçak içi bağlantı, yer tabanlı sistemlere kıyasla yüksek bant genişliği ve daha hızlı bağlantı hızları sunarak video akışını, çevrimiçi hizmetlere erişmeyi ve sesli ve görüntülü aramaları mümkün kılar. Teknoloji aynı zamanda çok sayıda kullanıcıyı aynı anda destekleyerek, birçok yolcunun hizmetten kalite ve hız kaybı yaşamadan faydalanmasını sağlıyor.

Uydu tabanlı uçak içi bağlantı, genellikle hizmeti sunmak için havayollarıyla iş birliği yapan üçüncü taraf sağlayıcılar tarafından sağlanır. Teknoloji, yer tabanlı bağlantıdan daha pahalıdır ve bağlantı kurmak için gereken ekipman daha karmaşıktır. Bununla birlikte, okyanuslar, çöller gibi uzak alanlarda ve sınırlı hücresel kapsama alanı olan veya olmayan diğer alanlarda bile kesilmeyen bir bağlantı sunar.

Uçak ve Otomobilin Motor Sistemleri Benzer Midir?

Uçaklar ve otomobillerde içten yanmalı motorlar bulunur. İçten yanmalı motorlar, hava ve yakıt karışımının bir araya getirilmesi, sıkıştırılması, ateşlenmesi ve dışarı atılması esası ile çalışır. İçten yanmalı motorlarda yakıt olarak kerosen, benzin, dizel, LPG kullanılabilir.

Gaz Türbinli Motorlar

Gaz türbinli motorlar, gazın kinetik enerjisini mekanik enerjiye dönüştüren, içten yanmalı motorlardır. Gaz türbinleri genellikle jet motorları olarak bilinir ve ağırlıklı olarak uçaklarda kullanılır.

Gaz türbinli motorları, uçaklardaki kullanımına göre 4 gruba ayırabiliriz, bunlar:

  • Turbofan motorlar,
  • Turbojet motorlar,
  • Turboprop motorlar,
  • Turboşaft motorlardır.

Ağırlıklı olarak Turbofan motorlar ve Turboprop motorlar günümüzde uçaklarda kullanılır. Turbojet motorlar ilk jet uçaklarında ve bazı savaş jetlerinde kullanılmıştır. Turboşaft motorlar ise hovercraft ve helikopter tarzı uygulamalarda kullanılmaktadır.

Pistonlu Motorlar

Pistonlu motorlar, içten yanmalı motorların bir türüdür ve çoğunlukla taşıtlarda kullanılır. Bu motorlar, silindirlerdeki hareketli pistonlar tarafından oluşturulan bir dizi yakıt-piston hareketiyle çalışır.

Bir pistonlu motor, genellikle silindir başına bir veya daha fazla piston içerir. Her piston, bir yakıt hava karışımı aldığı ve daha sonra yanma odasında sıkıştırıldığı bir silindirde hareket eder. Yakıtın yanması pistonun itilmesine, oluşan mekanik enerjinin pervaneyi döndürmesine ve bu sayede itkinin üretilmesine yarar.

Pistonlu motorlar günümüzde otomobillerde ve uçaklarda yaygın olarak kullanılmaktadır. Eğitim uçaklarında, genel havacılığa hizmet eden uçaklarda, bazı askeri uçaklarda, helikopterlerde ve nostaljik uçaklarda bulunabilir.

Gaz Türbinli Motorlar ile Pistonlu Motorlar Arasındaki Farklar Nelerdir?

  • Çalışma Prensibi: Piston motorlu uçaklar, pistonlu motorunun yanma odasındaki yanma basıncını pistonların hareketine dönüştürerek oluşan mekanik enerji ile uçak pervanesini döndürerek oluşan aerodinamik kuvvet ile uçarlar. Gaz türbinli motorlar ise, yanma basıncını türbin kanatlarını döndürerek uçmak için gereken itkiyi sağlarlar.
  • Yapısal Farklılıklar: Pistonlu motorlar, silindirlerde hareket eden pistonlarla çalışırlar. Gaz türbinli motorlar ise, türbin ve kompresörlerden oluşan bir dizi bileşenden oluşurlar.
  • Güç Çıkışı: Pistonlu motorlar daha düşük güç çıkışlarına sahipken gaz türbinli motorlar daha yüksek güç çıkışlarına sahip olabilirler.
  • Verimlilik: Pistonlu motorlar gaz türbinli motorlardan daha verimlidir ve daha az yakıt kullanırlar.
  • Bakım: Gaz türbinli motorlar, daha az parçaya sahip oldukları için, pistonlu motorlara göre daha az bakım gerektirirler. Ancak, bakım gerektiğinde daha pahalı olabilirler.
  • Kullanım Alanları: Pistonlu motorlar genelde genel havacılıkta kullanılırken, gaz türbinli motorlar hızın ve ağırlığın fazla olduğu uçaklarda kullanılır.

Uçakların İçinde Neden Taze Hava ve Nem Kullanılır?

Ticari taşımacılık yapan yolcu jetleri ortalama 30.000 feet ve üstü irtifalarda uçmaktadır. Bu irtifalarda sıcaklık, nem ve oksijen yoğunluğu çok daha düşüktür. Bu denli yüksek irtifalarda uçaklardaki hava belli bir miktar nemlendirilir ve basınçlandırılır. Kabinde basıncın yüksek irtifalarda daha yüksek olması, yolcuları ve uçuş ekibini hipoksiden önler, bu sayede uçaklar yüksek irtifalarda uçabilir.

Taze Hava ve Nem Kullanımı Neyi Değiştirir?

Uçakların içinde taze hava ve nem kullanılması, yolcuların konforunu artırmak ve sağlıklarını korumak için önemlidir. Uçaklar yüksek irtifalarda uçtuğundan, dışarıdaki hava daha soğuk ve daha az nemlidir. Bu nedenle, uçaklar içindeki havanın sıcaklığı ve nem oranı kontrol edilmelidir.

Taze hava, yolcuların nefes alması için gerekli oksijeni sağlar ve karbondioksit ve diğer havadaki kirleticileri uzaklaştırır. Bu, uçaktaki havanın tazeliğini korur ve yolcuların konforunu artırır. Ayrıca, uçaklarda hava filtreleri kullanıldığından, havadaki mikropların ve virüslerin yayılması da azaltılır.

Nem oranının korunması da önemlidir çünkü düşük nem seviyeleri, yolcuların cildinin kurumasına ve gözlerinin yanmasına neden olabilir. Yeterli nem, yolcuların nem ihtiyacını karşılar ve daha konforlu bir uçuş deneyimi sağlar.

Charter Uçuş Nedir?

Charter uçuş, bir grup insanın belirli bir varış noktasına gitmek için özel olarak kiraladığı bir uçuş hizmetidir. Bu, bir kişinin ya da bir kuruluşun kendi özel uçuş programlarını belirleyebilmesi, kendi uçuş rotalarını seçebilmesi ve uçuş saatlerini planlayabilmesi anlamına gelir. Bu tür uçuşlar, düzenli havayolu seferleri gibi belirli bir zamanlama ve güzergah takvimine bağlı kalmaz. Charter uçuşları genellikle turizm, iş ve hükümet amaçlıdır.

Charter Uçuşlar Hangi Amaçla Yapılır?

  • Tatil charter uçuşları: Bir turizm acentesi tarafından düzenlenen bir tatil paketinin bir parçası olarak, belirli bir tatil beldesine gitmek için kiralanır. Bu uçuşlar, tatil beldelerine giden düzenli uçuşların bulunmadığı veya mevcut uçuşların kapasitesinin yetersiz olduğu durumlarda sıklıkla kullanılır.
  • Spor charter uçuşları: Özellikle futbol, basketbol, hokey ve beyzbol gibi spor takımlarının, maçlara seyahat etmek için kiralanır. Ayrıca, seyahat eden sporcuların yanı sıra takım personeli, ekipman ve diğer malzemeleri de taşımak için kullanılır.
  • İş charter uçuşları: Bir şirketin çalışanlarını toplantılara, konferanslara, fabrikalara veya şubelere taşımak için kullanılır. Bu tür uçuşlar, iş seyahati gerektiren şirketlerin iş süreçlerini hızlandırmasına yardımcı olur.
  • Hükümet charter uçuşları: Hükümet yetkililerinin seyahat etmesi gerektiğinde kullanılır. Örneğin, bir hükümet delegasyonunun yabancı bir ülkeye seyahat etmesi veya bir ülke liderinin başka bir ülkeye gitmesi durumunda kullanılabilir.

  • Tıbbi charter uçuşları: Tıbbi acil durumlar veya nakil gerektiren hastaların hızlı bir şekilde taşınması için kullanılır. Bu tür uçuşlar, özel tıbbi ekipman ve tıbbi personel taşıma kapasitesine sahip özel uçaklar tarafından gerçekleştirilir.
  • Yük charter uçuşları: Büyük hacimli ve ağır yüklerin taşınması için kiralanır. Örneğin, inşaat malzemeleri, sanayi makineleri veya büyük ölçekli endüstriyel ürünler gibi ağır yüklerin taşınması için kullanılır.
  • VIP charter uçuşları: Özel amaçlar için, özel VIP uçaklarının kiralanmasıyla gerçekleştirilen bir uçuş türüdür. Örneğin, ünlülerin veya yüksek düzeydeki iş adamlarının seyahat etmesi için kullanılır ve genellikle yüksek konfor seviyesi ve özel hizmetler sunar.

Winglet, Wingtip ve Wingfence Arasındaki Farklar Nelerdir?

Sabit kanatlı hava araçlarının kanatları Bernoulli prensibi ile taşıma kuvveti üretir. Taşıma kuvveti ağırlık kuvvetinden fazla ise hava aracı irtifa kazanır, az ise irtifa kaybeder.

Kanatlar kaldırma kuvveti sağlarken airfoil kesiti kadar da sürükleme kuvvetini yanında getirir. Ayrıca kanat ucunda girdaplar oluşur ve bu durum var olan sürükleme kuvvetini arttırarak hava aracını daha da verimsiz hale getirir.

Kanat ucu girdaplarını azaltmak, laminer hava akışı sağlamak için kanat ucu ekipmanları (wingtip devices-winglet) kullanılır. Ayrıca laminer hava akışı sağlamak için wingfence gibi aerodinamik eklentiler kullanılabilir.

Wingtip Nedir?

İsminden de anlaşılabileceği gibi kanat uçları, kanadın sonunda bulunan bir uçağın kanadının en uç kısmıdır. Sürtünmeyi azaltmak ve verimliliği artırmak için tasarlanmış önemli bir aerodinamik bileşendir. Uçakta kullanılan farklı tipte kanat uçları vardır, örneğin:

  • Yuvarlatılmış Kanat Uçları – Rounded Wingtips: Bunlar genellikle küçük uçaklarda bulunan basit, yuvarlak uçlardır. Kanat ucu üzerindeki hava akışını yumuşatarak sürtünmeyi azaltmaya yardımcı olurlar.
  • Wingletler: Bunlar, kanat ucuna eklenen dikey uzantılardır. Kanat ucundaki hava akışı tarafından oluşturulan girdapları azaltmaya yardımcı olurlar, bu da sürtünmeyi azaltır ve yakıt verimliliğini artırır. Kanatçıklar ayrıca uçağın stabilitesini ve kontrolünü iyileştirebilir.

Winglet Nedir?

Wingletler, kanat ucu girdaplarını azaltarak sürükleme kuvvetini de azaltır. Azalan sürükleme kuvveti hava aracının uçuş kararlılığını ve verimliliğini arttırır. Wingletler şekillerine göre 5’e ayrılabilir. Bunlar ve bulunduğu uçaklar ise:

  1. Raked: Boeing 787
  2. Canted: Airbus A330 ve A340
  3. Blended: Boeing 737 New Generation ailesi
  4. Split Schmitar: Boeing 737 MAX ailesi
  5. Sharklet: Airbus A320ceo ve A320neo ailesi

Wing Fence Nedir?

Wing Fence yani kanat çitleri uçak kanatlarının üst kısmında bulunan ve stall geciktirici ve stall engelleyici olarak görev yapan aerodinamik eklentilerdir.

Stall (perte de vitesse) olayını bir nebze veya tamamen engelleyebilme özelliğinden dolayı uçaklarda kullanılır.

Uçakların Bakım Periyotları Nasıldır?

Uçakların uçuşa elverişli şekilde tutulması hava aracı operatörünün sorumluluğundadır. Hava aracı operatörleri yani havayolları; hava araçlarının uçuş saatlerine, iniş ve kalkış sayılarına, hava aracının yaşına göre bakımlarını planlar ve yapar veya yaptırır.

Uçaklar, rutin aralıklarla bakımlara alınarak servis ömrünü, dayanıklılığını ve performansını iyileştirecek çalışmalar yapılır. Çalışmalar birkaç dakika sürebileceği gibi aylarca sürebilir de.

Hat Bakımı

Hat bakımları, hava aracı uçuş hattındayken yapılan bakımlardır. Bu bakımlar hızlıca yapılır, bakım kapsamı çok geniş olmaz. Yağ değişimi, bazı testler, ufak kabin içi hasarlar hat bakımı sırasında yapılır.

A Bakımı

A bakımı, uçakların güvenliği ve güvenilirliğinin sağlanması için yapılan bakım kontrollerinden biridir. Genellikle uçak tipine ve yaşı gibi faktörlere bağlı olarak her 400 ila 600 uçuş saati veya her 200 ila 300 uçuş arasında gerçekleştirilir. A bakımı sırasında, filtre değişiklikleri, hidrolik sistemlerin kontrolü, acil durum ekipmanlarının kontrolü ve iniş takımları, frenler ve motorlar gibi ana sistemlerin incelenmesi de dahil olmak üzere çeşitli kontroller ve testler yapılır.

A bakımlarının süresi, uçak tipine ve yapılması gereken bakımın kapsamına bağlı olarak değişebilir, ancak Boeing 737 için genellikle altı saat ila tam gün arasında sürer. A bakımı, herhangi bir sorunun daha büyük bir sorun haline gelmeden önce tespit edilmesi, uçağın güvenliği ve hava değerliğinin korunması, havayolu filosunun güvenliği ve güvenilirliğinin sağlanması için hayati öneme sahiptir.

C Bakımı

C bakımları ağır bakım işlemleridir ve genellikle her 18 ayda bir ila iki yılda bir (uçak tipine göre değişkenlik gösterir) gerçekleştirilir. Bazı alanlar daha kapsamlı sistem kontrollerini içerir, kapı conta kontrolü, APU yakıt hattı kontrolleri ve çatlakları kontrol etmek için motor hava girişleri kontrol edilir.

Bu işlemler genellikle bir havayolu bakım hangarında gerçekleştirilir ve tamamlanması ortalama bir ay kadar sürebilir. Havayolları bazen kabin konfigürasyonu değişimlerini de C bakımları esnasında yaparlar.

D Bakımı

D bakımları bir uçağın uçtuğu süre boyunca sadece birkaç kez yapılan en kapsamlı kontrollerden biridir. Genellikle altı ila on iki yılda bir gerçekleştirilir ve üç ila altı hafta sürer. Havayolları, genellikle kabin konfigürasyon değişikliklerini aynı zamanda planlarlar.

Kontrol sırasında, korozyon, çatlaklar veya diğer sorunlar için tüm uçak yapı ve sistemlerinin tam bir denetimi yapılır. Bu, tüm kabin içini sökmeyi gerektirir. Motorlar çıkarılır ve yeniden monte edilir, iniş takımı yapısı da aynı şekilde yeniden monte edilir.

Uçaklar Sadece Gidilecek Meydana Yetecek Kadar Mı Yakıt Alırlar?

Yakıt, uçağa etki eden dört kuvvetten biri olan itki kuvvetinin jet motorlarında üretilebilmesi için gerekmektedir. Uçak motorlarında hava alığından hava çekilir, kompresörde sıkıştırılır, yanma odasında uçak yakıtı ve hava karışımı yakılır, hızı veya ivmesi artan hava uçak nozullarından atılır. Atılan hava ileri yönlü bir kuvvet oluşturur. Bu kuvvetin adına itki denir.

Uçakların uçması için kanatlarda oluşan taşıma kuvveti tek başına yeterli değildir. Taşıma kuvveti, aerofoil kesitten geçen havanın hızının karesi ile doğru orantılıdır. Gereken hızı ise uçak motorlarında üretilen itki kuvveti sağlar. Kısacası itki kuvveti uçaklar için hayati öneme sahiptir.

Bu öneme rağmen meydanlarda uçakların yakıt tankları tamamen doldurulmaz. Fazla doldurulan yakıt tankları uçağı ağırlaştırarak daha fazla taşıma kuvveti gerektireceğinden dolayı bu taşıma kuvvetini karşılamak için daha fazla hız, dolayısıyla daha fazla itki gerekir. Bundan kaynaklanan israfı önlemek için meydana ulaşmak için gereken uçak yakıtı planlanır.

Uçak Yakıtı Planlama

Uçaklar sadece gidilecek meydana yeterli yakıt almazlar, aksine farklı senaryoları da hesaba katarak ek yakıt miktarı alırlar. Bu nedenle, uçaklar genellikle üç tür yakıt taşırlar:

Gerekli Yakıt: Uçağın kalkış noktasından varış noktasına kadar olan mesafeyi kapsayan yakıt miktarıdır. Bu, uçak için planlanan rotayı, hava koşullarını, uçağın ağırlığını ve diğer faktörleri göz önünde bulundurarak belirlenir.

Taksi Yakıtı: Uçak motorlarının çalıştırılması, park alanından ayrılması, taksi ve kalkış işlemleri için uçaklara gerekli yakıt doldurulur. Bu yakıta taksi yakıtı denir.

Yedek Yakıt: Uçak, planlanan uçuş süresinin belirli bir yüzdesi kadar yedek yakıt da taşır. Bu, uçak havaalanına iniş yapana kadar beklenmeyen durumlar için yeterli yakıtı içerir. Yedek yakıt, uçuş planlaması sırasında hesaplanan gerekli yakıt ve ek yakıt miktarlarına ek olarak alınır.

Yedek yakıt ICAO tarafından beş ayrı başlık altında sınıflandırılır. Bu başlıklar ise;

  • Beklenmedik durum yakıtı,
  • Yedek meydan yakıtı,
  • Son rezerv yakıtı,
  • Ek yakıt
  • İhtiyari yakıt

Ayrıca, uçaklar uçuş sırasında yakıt tüketiminde olası değişikliklere karşı hazırlıklı olmak için yeterli yedek yakıt taşırlar. Hava koşulları, rüzgâr ve diğer faktörler, uçağın hava direncini etkileyebilir ve bu da yakıt tüketimini artırabilir. Bu nedenle, uçaklar, belirli bir yedek yakıt miktarı taşıyarak uçuş sırasında yakıt tüketiminde olası değişikliklere karşı hazırlıklı olurlar.

Volkanik Patlamalar Uçuşları Nasıl Etkiler?

Volkan patlamaları, Dünya’nın mantosunda yer alan magmanın yeryüzüne yükselerek püskürmesi sonucu oluşan olaylardır. Bu patlamalar, yer kabuğunun altındaki magmanın hızlı bir şekilde yükselmesi ve basınç altında kalarak patlaması sonucu gerçekleşir. Bu patlamaların şiddeti, yükselen magma miktarı, basınç ve magmanın viskozitesi gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir.

Patlama sırasında, magma lav, kül, gaz ve taş gibi malzemeleri yüksek hızlarda havaya fırlatır. Patlama esnasında lavların sıcaklığı 1000-1200 °C civarında olabilir. Patlama sonucu açığa çıkan gazlar arasında su buharı, karbondioksit, kükürt dioksit, hidrojen klorür ve hidrojen florür gibi gazlar bulunur. Bu gazlar, patlama sonrası hava kirliliği, asit yağmuru, iklim değişikliği, insan sağlığı ve havacılık faaliyetleri üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir.

Volkanik Faaliyetlerin Havacılıktaki Etkileri

Volkanik faaliyetler, uçuşları şu yüzden etkiler:

  1. Volkanik kül: Volkanik patlamalar sırasında, volkanik kül, gazlar ve diğer partiküller atmosfere yayılabilir. Bu partiküller, uçuş güvenliğini ciddi şekilde etkileyebilir, jet motorları zarar görebilir ve görüş mesafesini azaltabilir.
  2. Gaz emisyonları: Volkanik faaliyetler sırasında, zehirli gazlar da atmosfere yayılabilir. Bu gazlar, uçaklarda insan sağlığına zarar verebilir ve uçuş emniyetini riske atabilir.
  3. Klimatik Etkiler: Volkanik faaliyetler, küresel iklim değişikliklerine neden olabilir. Bu değişiklikler, hava trafiğini uzun vadede etkileyebilir ve daha fazla gecikme veya iptal olabilir.
An aerial view from the window a commercial aircraft on February 3, 2011 shows smoke rising from the crater of Mount Shinmoedake in the Kirishima mountain range in Kagoshima prefecture, on Japan’s southern island of Kyushu. A series of spectacular eruptions from a volcano in southern Japan fired columns of ash and smoke thousands of metres in the air, with the cloud delaying some international flights to Tokyo. AFP PHOTO / KAZUHIRO NOGI (Photo credit should read KAZUHIRO NOGI/AFP via Getty Images)

Bu nedenlerden dolayı, hava yolları volkanik faaliyetleri ciddiye alır. Volkanik faaliyetlerden ötürü uçuşlar durabilir veya rotaları değişebilir.

Tim ve Timatic Nedir?

Timatic (Travel Information Manual/Seyahat Bilgi Kılavuzu), uluslararası hava yoluyla seyahat eden yolcular için dokümantasyon gerekliliklerini içeren bir veri tabanıdır.

Timatic, havayolları ve temsilcileri, havaalanı personeli ve seyahat acenteleri tarafından bir yolcunun taşınıp taşınamayacağını belirlemek için kullanıldığı gibi, havayolları ve seyahat acenteleri tarafından bu bilgileri yolculara rezervasyon sırasında sağlamak için kullanılır.

Bu, doğru seyahat belgelerine sahip olmayan havayolları ve havayolunun yanlış uçağa binen yolcuyu yolcunun kalktığı orijinal havaalanına iade etme masrafları için çok önemlidir.

Timatic’de Yer Alan Bilgiler Nelerdir?

  • Pasaport gereklilikleri
  • Vize gereklilikleri
  • Sağlık gereksinimleri
  • Yolcu tarafından gidiş veya geliş havalimanında ödenecek havalimanı vergisi
  • Malların ve küçük evcil hayvanların ithalatı/ihracatı ile ilgili gümrük düzenlemeleri
  • İthalat ve ihracata ilişkin para birimi düzenlemeleri

Timatic’in Tarihçesi ve Hakkında Diğer Bilgiler

Timatic ilk olarak 1963 yılında kurulmuştur ve Montreal merkezli Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) tarafından yönetilmektedir. Her yıl 500 milyondan fazla yolcunun belge gereksinimleri Timatic veri tabanına göre kontrol edilmektedir.

Aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli şekillerde mevcuttur:

  • Timatic – SITA ağı üzerinden kullanılabilir
  • TIM – basılı kitap
  • Timatic Web – web tabanlı
  • Timatic XML

Stall Nedir?

Stall, aerodinamik bir terimdir ve bir hava aracının kanatlarının ya da rotorlarının ürettiği kaldırma kuvvetinin ani olarak kaybedilmesi veya azaltılması durumunu ifade eder. Bu durum genellikle, hava akışının kanat yüzeyleri üzerinde yeterli şekilde akamayarak ayrılması sonucu oluşur. Stall, hava aracının kontrolünü kaybetmesine ve düşmesine neden olabilir.

Stall Durumu Nasıl Düzeltilir?

Stall durumunda, hava aracının kaldırma kuvveti azalmış ve hava aracı düşmeye başlamış olabilir. Durumu düzeltmek için aşağıdaki adımlar takip edilebilir:

  • Hücum açısı azaltılmalıdır. Bu, kanatların hava akışı ile etkileşimini değiştirerek kaldırma kuvvetini artırır.
  • Hava aracının hızı artırılmalıdır. Taşıma kuvveti hızın karesi ile doğru orantılı olduğundan dolayı hızın arttırılması stall durumundan kurtulmayı sağlar.
  • Ağırlık merkezi doğru bir konuma getirilmelidir. Bu, hava aracının denge ve kontrolünü iyileştirir.

Bu adımlar genellikle pilotlar tarafından uygulanır ve hava aracının tipine, boyutuna ve durumuna göre değişebilir. Ancak en önemli şey, pilotların eğitimli ve bilgili olmalarıdır çünkü yanlış müdahaleler durumu daha da kötüleştirebilir.

Stall Durumu Neye Yol Açar?

Stall durumu, hava aracının hızını ve yüksekliğini azaltabilir, bu da hava aracının kontrolünü kaybetmesine neden olabilir. Ayrıca stall durumu hava aracında titreşime neden olabilir, bu da hasara neden olabilir ve hatta hava aracının parçalarının kopmasına neden olabilir. Stall durumu ayrıca, hava aracındaki yolcuların ve mürettebatın hayatını riske atabilir.

Stall durumundan kaçınmak için; pilotlar doğru kanat açısı, hava aracının hızı, ağırlık merkezi konumu ve irtifa gibi faktörlere dikkat etmelidir. Ayrıca hava aracının tipine ve boyutuna göre, stall durumunu tespit etmek için göstergeler ve alarm sistemleri de kullanılabilir. Eğer bir stall durumu meydana gelirse, pilotların doğru şekilde müdahale etmeleri ve hava aracını kontrol altına almaları gerekmektedir.

Havacılıkta Hangi Meslekler Lisans Alır?

Sivil havacılıkta ilgili görevleri üstlenen havacılık personelinin (pilotlar, hava trafik kontrolörleri, uçak bakımcılar, dispatcherler…) görevlerini belirtilen standartta yerine getirme konusunda yetkin olmasını sağlamayı amaçlayan bir standartlar, süreçler ve prosedürler sistemidir.

Lisanslandırmanın Tarihsel Gelişimi

Uçuş ekibinin lisanslandırılması 1948’den önce mevcuttu ancak o zamana kadar uyumlaştırılmamış ulusal mevzuatlar ile yürütülüyordu. Tüm personelin lisanslandırılması, Chicago Sözleşmesinin Ek 1 “Personel Lisansı” tarafından sağlanmaktadır. Sözleşmenin 37. maddesi personel lisansı ile ilgilidir ve ICAO’ya Personel Lisansı için ilk olarak 1948’de kabul edilen Standartlar ve Tavsiye Edilen Uygulamaları (Standarts and Recommended Practices) uygun şekilde kabul etmesi ve değiştirmesi için yetki verir.

Lisanslandırılmaya Tabi Meslekler

Standartlar ve Tavsiye Edilen Uygulamalar, aşağıdaki meslekler için belirlenmiştir:

  • Pilot,
  • Uçuş Mühendisi,
  • Uçuş Operatörü,
  • Uçak Bakım Teknisyeni,
  • Hava Trafik Kontrolörü,
  • Uçuş Harekât Uzmanı,
  • Öğrenci Pilot ve Öğrenci Hava Trafik Kontrolörleri.

Askeri havacılıkta ise Standartlar ve Tavsiye Edilen Uygulamalar geçerli olmadığından dolayı askeri havacılıkta lisanslandırma süreçleri değişkenlik gösterebilir.

 

resmin alt tagı

Herkes İçin Havacılık Derneği, 2015 yılında öğrenciler tarafından kurulan ve yönetilen bir dernek olarak İLK ve TEK olma özelliğiyle havacılık tarihine imzasını bırakmıştır.

Bugün itibariyle ise 3150+ üyesi ve 7 temsilciliği ile Havacılığın En Büyük Sivil Toplum Kuruluşu haline gelmiştir.

Mail Formu

     

    İletişim

    Yenişehir Mahallesi Osmanlı Bulvarı No:2 Ayport Sitesi A Blok Ofis No:2
    Pendik/ İstanbul

    info@herkesicinhavacilik.com